Umut EZO’nun babası. Ezo, dünya tatlısı cin mi cin bir kız.Gözü kara. Gözü kara da gözleri… Kız Ezo gel de gözlerine dikkatle bakayım. Kız senin gözlerin ne renk sahiden? Ezo, cesur, korkusuz… Umut Ezo’nun babası. Umut her eve lazım.Umut boş bir kâse, içine ne koyarsak onu almaya hazır bir kâse; somut, soyut her şeyi alıyor, reddetmiyor geleni. Yüklendikçe yükleniyor, dolup taşıyor.Sonra kimininki dolu geri geliyor kimininki boş. Piyango biletleri gibi. Sahi şu biletlere yüklenen umuda ne demeli. Hayal kurmayı tetikleyen ne müthiş bir şey şu şans oyunları. Çok fazla hayal kuruyor kızınız demişti yuvaya giderken Fatoş öğretmen Başak için. Ben de öyleyimdir; boşa doluya hayal kurarım. Umut beslerim. Umut beslenir mi? Beslenir ya. Umut Ezo’nun babası, Figen’in kocası. Kalk Figen umudunu besle. Besle ki o da siziz besleyebilsin. Saçmaladın der gibisiniz. Haydi o zaman siz de biraz saçmalayın. İyi geliyor umutların azaldığı şu günlerde bana saçmalamak.Altı dakikayı dolduramayacağım bu sabah.