Temmuz 2018 6dk. yazılarından
Doldurursun
Açarsın tıpayı, doldurursun kırmızıyı kadehe. Yudumlarsın sindire sindire. Önce dudaklarını esir alır sonra diline, ardından gırtlağına hükmeder burukluğu. Evet, bu Boğazkere, dersin Özel kavdan.
İkinci kadeh dolarken artık sadece için değil yavaş yavaş gönlün de ısınmıştır. Bir kıpırtı, bir özlem, bir heyecan fırtınası ruhunu ele geçirmek üzere yola çıkmıştır bile. Şişe dibini bulmaya yakın, gözlerin yan masada oturan erkeğe takılmıştır. Yüreğinde kanat çırpıntıları. Dudaklarına konmak istersin, mola vermek orada hayata. Yerinden kalkarsın, ayakların yönünü bulmuştur çoktan. Gözlerin erkeğin eline sıkıca yapışan bir kadın eline takılır bu kez. Parlak taşlarla dolu bir el. Hızlıca, hiç düşünmeden o eli alır masaya bırakırsın sertçe. Arzuyla yanan dudaklarının önünde engel yoktur artık. Uzanır şehvetle kenetlenirsin erkeğinkine.
” Hayrola Ayten! Gece yarısı ne oluyor? Bayram değil, seyran değil.”
Arkanı dönersin, açarsın beyazı, doldurursun temiz bir kadehe…